AKP Yargısı: Cemaat için delile gerek yok, şüpheden devlet yararlanır

Gülen cemaati ana davasına bakan hakimlerinde katıldığı Polis Akademisi çalıştayı: FETÖ ile birkaç nesil sürecek bir “savaş” içerisinde olduğumuzu... asla unutmamamız gerekmektedir. Her şeyin delillendirilmesi istenmemelidir. 500 bin kişiyi yargılama imkanı yok...
Polis Akademisi Başkanlığı’nın Eylül ayında düzenlendiği Gülen cemaati mücadele konulu çalıştayda, cemaate ile mücadelenin birkeç nesil süreceği, bu nedenle davalarda somut delil aranmasına gerek olmadığı ve şüphenin yeterli olduğu sonucuna varıldı.
Adalet Akademisi Başkanı Yılmaz Akçil, AKP Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, Genelkurmay çatı davası başta olmak üzere birçok darbe davasına bakan Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Oğuz Dik, Yargıtay üysei Cafer Aşık ile Akıncı ve “FETÖ çatı davasına” bakan 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Selfet Giray’ın da katıldığı çalıştay öneriler bölümünde “FETÖ ile mücadelede her şeyin delillendirilmesi istenmemelidir. İdare hukuku yönünden bakıldığında, eğer şüphe varsa, bu durumdan devlet istifade etmelidir. En ufak bir şüphenin olması durumunda kişi devlette çalıştırılmamalıdır.” ifadesi kullanıldı.
Odatv’den Müyesser Yıldız’ın haberine göre çalıştay raporunun sonuç bölümünde cemaatle mücadeleye ilişkin şu öneriler sunuldu.
– Vakıf ve derneklerin için 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası yetersizdir.
– ‘Cemaat soruşturmaları için) ihtisaslaşmış kolluk kuvvetine ihtiyaç duyulmaktadır.
MASAK’ın, Maliye Bakanlığı bünyesinden çıkarılmalıdır
– Şu an için 500 bin kişinin cezaevine konulması imkânı bulunmadığı gibi yargılama imkânı da bulunmamaktadır. Örgütün üst düzey yetkililerinin belirlenerek, bu kişilerden başlayıp aşağı doğru inilmelidir. 
İstihbari bilgilerin yasal delil sayılması için mevzuatta düzenleme yapılmalıdır.
FETÖ ile birkaç nesil sürecek bir “savaş” içerisinde olduğumuzu, devlet ve millet olarak savaşın bir bölümünü kazandığımızı ve savaşın devam edeceğini asla unutmamamız gerekmektedir.
– Bylock, Bank Asya, sendika üyelikleri, KPSS gibi kriterlerdir. Bu kriterlerin geliştirilip yasal mevzuata sokulmalıdır. 
– Slogan atmak ve gösteri yapmak Anayasa’da düzenlenmiş haklar olmasının yanında kaos oluşturmak için kullanıldığında suç sayılmaktadır. Bunu önleyici yasal metinler oluşturulması büyük önem taşımaktadır.
 KRONOS

1 yorum:

  1. Egitim ve sınavlarda gelinen nokta çok acı

    tus forumlarında “...Bundan 7-8 kadar yıl önceydi. 5-6 defa girdiğim ÜDS lerden 50-60 arası alıp duruyordum. Meşhur bir TUS dersanesinin Meşhur bir sahibi -ki iyi İngilizce bilmesi ile de tanınır- yerime ÜDS ye girebileceğini söyledi. "Sen de sarışın gözlüklüsün ben de, kimse anlamaz bile, ben böyle çok kişiye ÜDS-KPDS kazandırttım" dedi. Tabi teklifini "bütün akademik hayatımı b.k çukurunun üzerine bina edemem" diyerek reddettim. 1-2 sınav daha sürünüp kendim 71'imi aldım. Eğer yakalanırsa "sevgili JOKER abimin" aleyhine tanıklık ederim. Allah islah etsin, bir adamın her işi mi YAMUK olur ya?”

    http://www.stetuskop.com/showthread.php?t=4964&page=62
    http://www.stetuskop.com/showthread.php?t=10037
    http://www.stetuskop.com/showthread.php?t=4309
    http://www.stetuskop.com/showthread.php?t=9306
    Ateş olmayan yerden duman çıkar mı
     bundan çıkan anlatılan ve ya kanaatimize göre anlatılmayandan hissedilen anlam tusdata hazırlık dersanesinin paralel yapi feto Fethullah Gülen cemaatine genç klinisyenler yapılanması içinde herkesten farklı özel ve çok fazla kontenjan ayırdığı ve iyilik yapmak icin ücretsiz aldığı kişisel verileri yasadışı kaydettiği yani fişleme yaptığı.. tusdata ve veya uz.dr sami selçukbiricik in sponsoru olduğu drtus.com tus forumunda övünme ve güç gösterisi olarak anlatılan ösym den bilgi sızdırmalarını, ilişkilerini, bağlantılarını, görüşmelerini  maddi güç ve fethullah gülen fetö paralel yapı veya başka bir cemaat örgüt yapı bağlantısı olmadan nasıl yapılabileceği şayanı hayret bir konu olarak şüpheleri celbetmekte haklıdır tusdata ve veya sahibi uz.dr. sami selçukbiricik iddia edildigi gibi feto paralel fethullah gülen mensubu mudur iskenderpaşa hakyol mensubu mudur bilinmez ve böyle olsa da olmasa da özkaya özel hayatı kendi tercihidir bu kısmına  saygı duyulmalı ancak ilişkiler ağı Ağacın Kurdu kitabındaki gibi rahatsız edici giriftlikte.. Bu arada ösym nin sınava başkasının yerine girdiği tespit edilen tus Dersanesi sahibi ifadesiyle bu kişinin kamu oyunun anladığı kişinin büyük ihtimalle uz Dr Sami selçukbiricik olduğu kanaati oluşuyor. Ösym nin ve uzman doktor sami selçukbiricik in de açıklama ve videolarında net bir aksi beyanı yok ..soruşturmaların akamete uğraması bu ortamda bu bağlantılarla ve tusdata dusdata maddi sponsorluğunda yayın yapan Drtus.com tus/dus/eus forum sitesi moderatörlerinin ösym ve yök te tanıdıkları olduğu ve maddi gücü fazla olduğu icin ösym de yök te sağlık bakanlığında muhatap kabul ediliyor itibar görüyor beyanları zaten malumun ilanı beklenen bir durum .
    ÖSYM kampanyaları ile bir yandan tusdata bir yandan STV ve zaman gazetesi bir yandan taraf gazetesi ile ÖSYM'nin şifre ve hatalı soru ve sınavlarla gündeme gelirken kpss, ve polis hakim avukat savcı sınavları yolsuzluğunun unutturulduğu gündemin ösym ciddiyetsizliğiyle yaptığı hatalı sorular üzerinden kampanyalarla her sınav döneminde ösym yolsuzluğu gündeminin değiştirilip kpss sınavı ve diğer sınav soru çalmalarının ve zaman aşımı türü örtbaslarin siyasette milletvekilleri ,ÖSYM ve YÖK ' teki kirli bağlantıları ve irtibatlı kişileri ali veli halil bilal isa musa sema esma ayşe fatma fatih burhan nurhan orhan muharrem mükerrem naim saim rabia safiye nazife hafize binnur zinnur rahmi rahim adları her kimse bunlar ayıklanmadığı gerçeğinin örtüldüğü sürece . .
     seffaf olmasi gereken kurumların  kanser gibi hasta hastalıklı enfekte bir ilişki zinciri değil mi
    Her sınavda sorular alındı mı çalındı mi sızdı mi sızdırıldı mi kaygısı yersiz Mi?

    YanıtlaSil