İnançla Rabbime Sığınıyorum



Değerli abi ve ablalarım, belki defalarca kendi küçük mütevazi dünyamda ailemle başımıza gelenleri Rabbime dualarımla yakarışlarımda arzetmişimdir. Lakin; bu yaşananların adına mahrumiyet mağduriyet denebilir. Tarihe toplum vicdanı nezdinde düşülmesi adına şimdi yazıya dökmek paylaşmak istedim.
2016 yılının Temmuz sıcağında yakılan fitne ateşi bir çoklarının yuvasına uğradığı gibi, Ekim ayının sonuna doğru bizim evimize de uğradı. Bir iftiracının beyanıyla, kendi halinde bir ev hanımı olup tek gayesi Allah’a (cc) karşı iyi bir kul, Peygamber Efendimize (s a v) iyi bir ümmet, çocuklarını yetiştirmeye çalışan bir anneyim. Zulüm, hukuksuzluk, mağduriyet ateşine atıldım. Sabahın erken saatlerinde evimize gelen polislerin evimizi arama ve gözaltı kararıyla, hayatımda daha hiç karakol, emniyet görmemiş, bir olayla karşılaşmamış ben ve eşim bu ateşe atıldım, yazılacak çok ayrıntı var sabırla bu notlarımı okumanızı istirham ediyorum.
Sadece görev yapma sorumluluğu ama karşısındaki mütevazi ailenin karşısında mahçup polis memurları kızımın okula hazırlanacağı bir vakitte arama kararı gösterip evimizi aramaya başladılar. Aramada yasa dışı herhangi birşeyle karşılaşmadan komşumun da şahitliğinde tutunağa geçtiler. Kızım o günden beri o amcalar neden sandığa baktılar diye soruyor. Oğlum uyuyordu ve ben küçük bir bavul hazırlayıp eşimle vedalaşıp emniyete götürüldüm ve mâlum adli işleyen süreçler… Sağlık raporu ve emniyet nezarethanelerinde gözaltı günleri… Kısaca gözaltıyla meçhule bir yolculuk, tevvekkül, ümit sarmalında 11 gün. 3 günü bulunduğum şehirde, diğer 8 günüde suçlamaya konu olunan şehirde.
Emniyet ifadesi, savcılık sorgusu, sulh ceza hakimliğinin adlî kontrol kararı. Sonrasında kaygıyla, korkuyla her gün farklı bir evreye dönen bir hayat. Eşimin işsiz kalması, evimizi mecburen iki kez taşımamız bütün maddi olumsuzluklara rağmen. Çocuklarımın okullarından mecburen ayrılması, aylarca okulların önünden geçemedik neden biz okula gidemiyoruz sorusuna cevap bulamadığımız için, anneciğim hafta içi dışarı çıkmayalım, benim okula gitmediğimi anlamasınlar düşüncesi, küçük prensesimin ruh dünyasında nasıl izler bıraktığının göstergesiydi.
Oğlumun neden benim arkadaşım yok feryadı, bir anne için önemsiz değildi. Ne içindi bunlar, birlik beraberlik adına iradî fedâkarlıkdı. Zûlmün dolu dizgin, önü alınmaz bir şekilde devamı. Ama bu anlattıklarım ümit ederim ki Hakk katında bir kıymeti vardır ve çekilen yaşananlar ahiret hayatımız adına sermayemiz olur. Çekilenler sırf onun rîzası içindir inşaallah. İnançla Rabbime sığınıyorum. Sen râzı isen Allah’ım, Efendiler efendisi buyuruyor “sizler duyguda düşüncede tasavvur ve davranış da kendinizi değistirmediğiniz müddetçe ben hep sizinle beraberim” ümidiyle…


Kaynak: Mağduriyetler http://magduriyetler.com/2019/01/06/inancla-rabbime-siginiyorum/

Hiç yorum yok