Kediler… Köpekler… Siz Söyleyin Annem Nerede? | #MağdurHikayeleri


Bin yıl önce bir Cuma sabahı başladı anamın imtihanı. Kapadokya’yı ebedi vatan edinmek için boy boy yiğitlerini dikmişti düşmanın karşısına. O gün Malazgirt’te açılan kapıdan girilmiş ve Avrupa’nın içlerine kadar ilerlenilmişti. Vatan edinilen bu topraklarda tutunmak için analara büyük işler düşmüştü hep. Allahını ve Peygamberini tanıyan, vatanını ve milletini seven evlatlar yetiştirmekti. Gerektiğinde kuzularını kınalayıp gözünü kırpmadan cepheye göndermekti.
Anadolu adı da işte burdan geliyordu. Babasını, kocasını, kardeşini, evladını toprağa koyan anaların çokluğundan.  Saban da saman da onun sırtından geçerdi hep. Tarlasında buğdayını arpasını yetiştirirken aynı zamanda yiğitlerinin mezarlarında da en güzel çiçeklerini yetiştirirdi.
O günlerde anneler günü olsaydı kutlama mekanı genelde mezarlıklar olurdu. Kapısını çalacak evlatlarından en az biri şehit olduğu için anam evladına koşar mezarındaki güllerini gözyaşlarıyla sulardı.
Bu hal daha düne kadar devam etti. Her anneler gününde gazete ve televizyonlarda şehidinin mezarında ektiği çiçekleri gözyaşlarıyla sulayan anaların haberleri yüreğimize saplanan bir hancer oldu.
Dört beş yıldır ifritten bir zaman diliminde yaşıyoruz. Yeni bir tarih yazılıyor. Bin yıl sonra Sahurlarda evlerinden yiğitler toplanmaya başlandı. Anaları sırtlarını sıvazladı evlatlarının. Git oğlum dedi. Veremeyecek bir hesabın yok, çalmadın çırpmadın, dedi.
Başları dağlar gibi dikti  gidenin de gönderenin de. Dört beş yıldır bu yiğit anaları, kapısını çalıp anasının elini öpecek anneler gününü kutlayacak evlatlarını bekliyor.
Sonra sabah namazı saatlerinde, kadın erkek demeden insanlar önce nezarethanelere ardından zindanlara tıkıldı.
17 bin kadın anaydı bunlar. Kimi yeni doğum yapmış kimi doğum yapacak kiminin iki kiminin üç evladı kaldı dışarda.
Anneler gününe denk gelirse açık görüşler zindanlara koşuyor minik minik ayaklar pirupak analarının ellerini öpmeye.
40 bin de yiğit atıldı zindana. Bunların da anaları vardı. Bunlar da denk gelirse açık görüşleri anneler gününe burda da analar  evlatlarına koşuyor.
Dışarda kalıp iftiracıların iftirasına uğrayıpzindanlara atılma ihtimalleri olanlarda kuçaklayıp yavrularını özgürce yaşayabilecekleri yerlere hicret ediyorlar. Bazıları nehirlerde bazıları denizlerde bazıları da gurbette hedeflerineulaşmadan bitiyor yolculukları. Kimi kuzusuyla beraber boğuluyor soğuk sularda kimi yalnız kimi de kuzularının gözleri önünde . Ne anneler gününü kutlanacak bir anne kalıyor ortada ne de günü kutlayacak bir evlat.
En acısı da anneler babalar çocuklarından koparılıp sahipsiz bırakılan çocuklar. Onlar artık insanlıktan ümitleri kestikleri için etrafında gördükleri kedilerden köpeklerden soruyorlar “Köpek annem nerede” diye.

Kaynak: http://magduriyetler.com/2018/06/07/kediler-kopekler-siz-soyleyin-annem-nerede/

Hiç yorum yok