Bugün Bayram…
Bugün bayram ama sadece adı bayram. Eminim sizin de bayramınız bayram değildir. Sadece sizin değil, binlerce yüzbinlerce ailenin bayramı bayram değil. Ama üzülmeyin dua edin, Allah bize çok güzel bayramlar göstersin.
Bugün ben de herkes gibi mahzunum ama buradayım diye değil, sizi o halde bıraktığım için mahzunum. Bugün tek duam biraz da olsa gülebilmeniz, beni ve babamı düşünmemeniz. Keşke size bir pencere açılsa da burayı görebilseniz. Bir nebze olsa rahatlardınız. Sizin için kurulan sofralara daha rahat otururdunuz. Size “bayramınız mübarek olsun” denildiğinde “bize bayram değil ki” demezdiniz.
Burada bugün, günler öncesinden planlandı. 11’de kahvaltı ardından bayramlaşma. Tabi ki sayımdan sonra uyuyamadık ve ben biraz kitap okudum. Sonra kahvaltı yaptık, herkes neşeli ve keyifli. Ben size bunları yazarken dışarda arkadaşlar şarkı söylüyorlar: “İnsanlar el ele tutuşsa, hayat bayram olsa… “ Burada insanlar hâlâ dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olacağına inanıyor. Tabi içeri tıkılan bu insanlar çıkınca. Kimse gözlerini doldurmuyor, biliyoruz ki birimizden bir damla gözyaşı aksa, ağlamak bulaşıcı hastalık gibi yayılacak. Siz bizden daha hüzünlüsünüz biliyoruz ve bunun için de dua ediyoruz. Rabbim evlerimize sekine indirsin, en yakın ve en hayırlı zamanda gerçek bayramı yaşatsın.
Bugün bayramdı, size sabah yazdım ama gün bitiminde tekrar yazmak istedim. Şu an saat gece 12:00. Bugün gayet güzeldi. Acaba sizin nasıldı? Siz kesin kötüydünüz. Buradakiler ve ben de ailelerimizi düşününce kötü olduk sadece, onun dışında her şey çok güzeldi. Ağlamak yasaktı. Bayramdan önce konuşulmuştu, oda oda dolaşıp bayramlaşacaktık. Bana çok tuhaf geldi. Ben bugünün bayram olduğunu unutma taraftarıydım. Normal hayatımıza devam edelim istedim. Benim gibi düşünen biri daha vardı. Hatta o kahvaltıdan sonra yatıp uyudu.
Bugün arkadaşlar da çocuklar gibi şeker, çikolata topladılar. Bol bol bayram çikolatası yedik sonra kısır ve yanında da limonata. Bugün kimse ağlamadı, burada belki de sizin dualarınızla ferahladık, rahatladık. Bugün bayramın birinci günü, siz iyi olun burası bana hapis olmayacak. Gerçekten hiçbir sorun yok burada. Ne olursunuz iyi olun, tek derdim babam ama o da 20 gün sonra çıkacak inşallah. Sonra siz üzülüyorsunuz diye ben daha çok üzülüyorum. Ne olur üzülmeyin, ne olur iyi olun, geçecek bitecek her şey, çok güzel günlerimiz olacak inşallah.
Burada genel cümleler var, herkesin kurduğu, kıymetini bilemediklerimizin, kıymetini anlayalım ile başlayan. Ben her cümle kurulduğunda düşünüyorum “ben neyin kıymetini anlayayım?” diye. Allah’ a şükür ben herkesi sevdim ve her insanın kıymetini ayrı ayrı bildim. En azından öyle düşünüyorum. Ama tabi ki bundan sonra sizinle daha dolu dolu vakit geçiririm ya da bundan sonraki hayatımın kıymetini daha iyi bilirim.
Bayramın geçmesini bekledim hep ve çok şükür bitti. Biz iyiydik. Dün temizlik nöbetim vardı. 19 kişi 19 ayrı dünya, 19 ayrı hikâye. Kimse kendine üzülmüyor, anneler “çocuklarım nasıldır” diyor, yeni evliler “eşim nasıldır” diyor. Biz de “annem, babam ve kardeşlerim nasıldır” diyoruz. Siz üzmedikten sonra kendinizi, burada bizim için sorun yok. Zaten babam olmayınca içerisinin dışardan farkı olmazdı. İnşallah çok güzel günlerimiz olacak, sakın ümidinizi kaybetmeyin.
Allah’a emanet olun.
Kaynak: Mağduriyetler http://magduriyetler.com/2018/08/31/bugun-bayram/
Hiç yorum yok